onlineodev.com`u daha etkin ve verimli kullabilmeniz için, yandex.com.tr, bing.com, yahoo.com gibi arama motorlarını kullanmanızı tavsiye etmektedir.
8 kez görüntülendi
Felsefe kategorisinde

1 cevap

0 beğenilme 0 beğenilmeme
tarafından 27 252 824

15-17. yüzyıllar arasında, İslam coğrafyasından Avrupa’ya yapılan çeviri faaliyetleri, Avrupa’nın bilim ve felsefesi üzerinde büyük bir etkiye sahiptir. İslam coğrafyasında çeviri faaliyetleri ilk zamanlarda tartışmalara konu olmuştur. Ancak daha sonraları çevrilen eserler irdelenmiş ve özgün düşünceler oluşturulmaya başlanmıştır. Bu durumda özellikle Bağdat ve Tunus gibi yerler bilim ve felsefenin merkezi konumu olan yerler olmuştur.

Özellikle astronomi, felsefe ve tıp gibi alanlarda büyük gelişmeler gerçekleşmiştir. Emevi ve Abbasi yöneticilerinin İslam dinini yayma ve geniş bir coğrafyaya yayılma düşünceleri hem İslam coğrafyasında hem de Batı’da bilim ve felsefesinin yayılmasına olanak sağlamıştır. 12. yüzyılda başlayan bu çeviri faaliyetleri, Rönesans’ın da etkisiyle 15. Ve 17. Yüzyılda Avrupa’da birçok düşünürün bilimsel çalışmalarını hızlandırmıştır.

Çevrilen birçok kitap sayesinde buluş, harita ve aletler Avrupalı bilim adamları tarafından daha da geliştirilmiş ve tekniğin gelişimi bu sayede gerçekleşmiştir. 15. ve 17. Yüzyıllarda astronomi ve matematik alanındaki eserlerin Latinceye çevrilmesinin ardından Kopernik, Newton, Galilei ve Leonarda D. Vinci gibi bilim insanlarının, çevrilen eserlerin ele aldıkları problemlerin çözümüne yönelik çalışmalar yapmasını sağlamıştır.

Yunancadan Farsçaya çevrilen eserler, Anadolu üzerinden Bizans’a geçmiş ve 15. Yüzyılda İstanbul’un Fethi’nin ardından Osmanlı bilim adamları da bu bilgileri sentez bağlamında değerlendirmiştir. Daha sonra ünlü matematikçi ve astroloji uzmanı Nasreddin-i Tursi’nin trigonometriye yönelik eseri ilk kez Osmanlı döneminde çevirisi yapılmıştır.

Bu çeviri faaliyetleri, Avrupa’da Rönesans’ın ortaya çıkmasının nedenlerinden biri olmuştur. İslam felsefesinde tartışılan problemlerin çeviriler yoluyla inanç, varlık ve bilgi gibi felsefi konularda Batı filozoflarını da etkilediği görülmektedir. Bu dönemdeki çeviriler sonucu ortaya çıkan kitaplar, icatlar, haritalar ve aletler Avrupalı bilim insanları tarafından hem kullanılmış hem de zamanla geliştirilmiştir.

Soru da bilgiden doğar, cevap da 

Hz. Mevlana

...