onlineodev.com`u daha etkin ve verimli kullabilmeniz için, yandex.com.tr, bing.com, yahoo.com gibi arama motorlarını kullanmanızı tavsiye etmektedir.
113 kez görüntülendi
Genel kategorisinde tarafından 5 41 156

1 cevap

0 beğenilme 0 beğenilmeme
tarafından 4 32 117

Yeni Lisan Makalesi, Türk edebiyatında Milli Edebiyat akımının başlangıcı olarak kabul edilen bir metindir. Makalenin yazarı Ömer Seyfettin’dir. Makale, Genç Kalemler dergisinin ikinci cildinin Nisan 1911 tarihli ilk sayısında yayımlanmıştır. Makalede, Türkçenin sadeleştirilmesi ve yazı dili ile konuşma dili arasındaki farkın ortadan kaldırılması gerektiği savunulmuştur.

Makalede, Türkçenin gramer, kelime hazinesi ve yazım şekli açısından zengin ve mükemmel bir dil olduğu vurgulanmıştır. Yazar, Türkçenin yabancı dillerden aldığı kelimeleri ve kuralları uyumlu bir şekilde diline adapte ettiğini savunmuştur. Yazar, Türkçenin yabancı dillerden etkilenmesinin doğal bir süreç olduğunu kabul etmiştir.

Makalede, Türkçenin sadeleştirilmesinin milli bir edebiyat oluşturmanın ön koşulu olduğu ileri sürülmüştür. Yazar, milli bir edebiyatın milli bir kimlik ve kültür oluşturmada önemli bir rol oynayacağını belirtmiştir. Yazar, milli bir edebiyatın Türk halkının duygu, düşünce ve hayallerini yansıtması gerektiğini söylemiştir.

Makalede, eski yazı dilinin sun’î, tabiiata muhalif ve toplumdan uzak olduğu eleştirilmiştir. Yazar, eski yazı dilinin Arapça ve Farsça’nın etkisinde kaldığını ve Türkçenin özünü bozduğunu iddia etmiştir. Yazar, eski yazı dilinin taklitçi ve salon edebiyatı ürettiğini öne sürmüştür.

Makalede, yeni lisan hareketinin ilkeleri maddeler halinde sıralanmıştır. Yazar, yeni lisan hareketinin amacının yazı dili ile konuşma dili arasındaki farkı ortadan kaldırarak Türkçeyi tabii ve sade bir hale getirmek olduğunu açıklamıştır. Yazar, yeni lisan hareketinin Arapça ve Farsça’dan gelen terkipleri, edatları ve kaideleri reddettiğini belirtmiştir.

Yeni Lisan Makalesi’nin Türk edebiyatına etkileri şunlardır:

  • Yeni Lisan Makalesi, Milli Edebiyat akımının manifestosu olarak kabul edilir. Bu akım, Türkçülük fikrini benimseyerek milli bir kimlik ve kültür oluşturmayı amaçlamıştır.
  • Yeni Lisan Makalesi, dilde sadeleşme hareketini başlatmıştır. Bu hareket, Türkçenin yabancı unsurlardan arındırılması ve halkın konuştuğu dile yaklaştırılması için çalışmıştır.
  • Yeni Lisan Makalesi, yeni bir edebiyat anlayışı ortaya koymuştur. Bu anlayışa göre edebiyat, toplumun gerçeklerini yansıtmalı ve topluma hizmet etmelidir.

Makalede, Türkçenin sadeleştirilmesi için şu maddeler önerilmiştir:

  • Türkçe terkipler ve cem’ler ihtiyaca tamamiyle kâfi bulunduğundan Arapça Acemce terkip ve cem’ler kullanılmayacak. (İzafî, tavsîfî, atfı, mezcî terkipler)
  • Sadr-ı azam, şeyhü’l-İslâm, Bâb-ı âlî, şûrâ-yı devlet, arz-ı hâl, pâ-yı taht, tercüme-i hâl, hasb-i hâl, mürûr-ı zaman gibi terkip bünyesinde bulunduğu hâlde manaca basit ve evlâd, talebe, amele, erbâb, havadis, ahlâk, edebiyât, rüsumat, tahsîlât gibi cem’ bünyesinde bulunduğu hâlde manaca müfret olan tabirler istimal olunabilecektir.
  • Bazı ıstılahların mukabilleri olmak üzere hurdebîn, nîkbîn, bedbîn, yeknüvişt monographie, şehnüvişt chef d’oeuvre müvellidü’l-humûza, müvellidü’l-mâ’ gibi Arapça Acemce mürekkep kelimeler istimal olunabilecektir.
  • Hayvanât, nebatat, ensâc gibi cem’ler hayvanlar, nebatlar, neşeler manasında kullanılmayacak histologie zoologie botanique ilimlerinin mukabilleri olarak kullanılacaktır.
  • İlm-i rûh, ilm-i içtima, ilm-i hayat, ilm-i garize (physiologie) gibi tabirler Fransızca mukabilleri gibi basit addolunacaktır.
  • Sarf ile iştikak bahisleri birbirinden tamamiyle ayrılacak. İştikakça mürekkep olan yukarıdaki 2., 3., 4., 5. maddelerdeki tabirler sarfça basit telâkki olunacaktır. Sarf kitaplarında Arapça ve Acemce kaidelerden asla bahsedilmeyecek.
  • İştikakça terkip ve cem’ bünyesinde bulunduğu hâlde sarfça basit ve müfret telâkki olunan kelimeler lügat ve muhit kitaplarında müstakil bir kelime vaziyetinde irae olunacak.
  • Yukarıda tadat olunan ve ilmî mefhumların yeni ıstılahları olmak üzere vücutlarına intiyaç bulunan terkip ve cem’lerden maada tahlili mümkün ne kadar klişeler var ise bozulacak yahut vücutlarına ihtiyaç yok ise kafiyen terk olunacaktır: (sanat eseri, nazar noktası, dikkat nazarı) gibi tabirler (eser-i sanat, nokta -i nazar, nazar-ı dikkat) tabirlerine müreccahtır.
  • Arapça ve Acemce terkiplerin tufeylisi olan Türkçe terkiplerde yaşamasına imkân bulunmayan Arapça ve Acemce kelimeler artık istimal edilmeyecektir.
  • Arapça ve Acemce kelimelerin avamca temsil edilen şekilleri havasça muhafaza olunan aslî şekillerine tercih edilecektir: (Bekere-makara), (çârçûbe-çerçeve), (nerdübân-merdiven), (benefşe-menekşe) gibi.

Soru da bilgiden doğar, cevap da 

Hz. Mevlana

...