onlineodev.com`u daha etkin ve verimli kullabilmeniz için, yandex.com.tr, bing.com, yahoo.com gibi arama motorlarını kullanmanızı tavsiye etmektedir.
68 kez görüntülendi
Coğrafya kategorisinde

1 cevap

0 beğenilme 0 beğenilmeme

tarafından seçilmiş
 
En İyi Cevap

Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, ülkemizde gelişen ve gelişmekte olan sanayi kolları şunlardır:

  • Dokuma, Tekstil ve Deri Sanayisi: Türkiye’de en gelişmiş sanayi koludur. En fazla işçi bu sektörde çalışır. Üretimin çoğu ihraç edilir. Pamuklu dokuma, ipekli dokuma, yünlü dokuma fabrikaları ile deri fabrikaları bu sanayi kolu içinde yer alır. Adana, Antalya, İzmir, Aydın, Nazilli, Manisa, Kayseri, Malatya, İstanbul ve Bursa gibi illerimizde bu sanayi kolu gelişmiştir.
  • Gıda Sanayisi: Türkiye’de tarım ürünlerine dayalı sanayi kolları da fazla gelişmiştir. Reçel, salça, meyve, sebze ve balık konserve fabrikaları ile şeker, çay, meyve suyu, süt, peynir ve ayçiçek yağı fabrikaları bu sanayi kolu içinde yer alır. Bursa, İstanbul, İzmir, Balıkesir, Çanakkale, Zonguldak gibi illerimizde gıda sanayisi oldukça gelişmiştir.
  • Maden Sanayisi: Türkiye’de maden kaynakları bakımından zengin bir ülkedir. Demir, çelik, bakır, krom fabrikaları maden sanayi içinde yer almaktadır. Karabük (Kardemir), Ereğli (Erdemir), İskenderun (İsdemir)’da demir ve çelik fabrikaları kurulmuştur. Seydişehir’de alüminyum Elâzığ ve Antalya’da ferro-krom Samsun, Ergani ve Murgul’da bakır Keban’da kurşun ve çinko üretim tesisleri bulunmaktadır.
  • Kimya Sanayisi: Kimya sanayisinden elde edilen ürünlerin bir kısmı doğrudan sabun, deterjan, ilaç, boya gibi tüketim maddeleridir. Bir kısmı da başka sanayi dallarında ham madde olarak kullanılır. Fosfat ve azot gübre yapımında sentetik iplik ise dokuma sanayisinde kullanılır. Kimya sanayisi petro-kimya tesislerinin kurulmasıyla gelişme göstermiştir. Batman’da bir rafineri kurulmuştur. Bunu İzmit, İzmir, Mersin, Kırıkkale rafinerileri izlemiştir. Buralarda ham petrolden benzin, gaz yağı, motorin, fuel-oil gibi ürünler elde edilir.

Soru da bilgiden doğar, cevap da 

Hz. Mevlana

...